Herkes değişir..

http://www.youtube.com/watch?v=Zx4Hjq6KwO0
Bir dönem boyunca katettiğimiz yolun değişim hızımıza bölümüdür aldığımız zaman. Kimine göre ne kadar yavaş ilerler, kimiyse hızına yetişememekten hayıflanır.
Öğrendikçe, deneyimledikçe değişim daha yoğun ve net bir tat bırakır zihnimizde. Ondan korkmamayı, sadece farkındalıkla algılamayı gerektirir. Sonrası koşulsuz teslimiyetle ilerlerse; özgün bireysel tarihimizin bir dönemini geride bırakmış, yepyeni bir aralığa daha zinde halde başlarken buluruz kendimizi. Ne hoştur o anı yaşamak, hissetmek. Koşullarda izlenebilen bir değişiklik görünmese dahi, içimizde duyumsayabiliriz onu ve belki de sadece aynı yoldan daha önce geçmiş birine anlam ifade edebilir sözcüklerimiz.
Değişimden bahsedilince nostaljiden dem vurmak ve hüzünlü bir ruh haline geçiş yapmak alışılagelmiştir. Nostalji, çocukken dinlediğimiz şarkıları ya da annemizin ev işi yaparken giydiği elbisenin desenini hatırlatan ve yalnızca geçip giden zamana yaktığımız bir ağıt mıdır? Eğer öyleyse, evimize ara sıra uğrayıp "bir zamanlar.." dedirten ve sohbetin sonunda geceyi umutsuz ve iflah olmaz bir hüzünle noktalamamıza neden olan kötü bir dost gibidir, kurtulmaya çalışırsınız ama peşinizi bırakmaz. Türlü oyunlarla punduna getirip köşeye sıkıştırmayı ve ondan uzaklaşmayı planlasanız da, bir yolunu bulup size kendini hatırlatır: "Seninle ortak bir geçmişimiz var" der acı acı gülümseyerek, "beni ve yaşadıklarımızı böyle kolayca çıkaramazsın hayatından".
Yeniliğe sorgusuzca teslim olmak olanaksızdır çoğu kez. Direnmek ve geçmişin korunaklı kuytusuna saklanıp, ona olduğundan fazla değer yüklemek daha uygun bir seçenek gibi görünür. Öyle ki; savımızı güçlendirmek adına, belleğimizdeki anıları özenle birer birer görücüye çıkarır, aynı öyküyü tekrar yazar gibi rötüşlarla yeniden aktarırız yakınlarımıza. Önceden kötü iz bırakan hatıralar daha anlamlıdır artık, düğümler tek tek çözülmüştür ve erimiştir dünkü buzlar.
Kendimizi böyle "bilgece" aydınlatma çabasındayken, eşimiz dostumuzdan da açıklamalarımıza ikna olup bizi onaylamalarını bekleriz. İyi dostlar bunun için vardır ne de olsa.. Bu süreci başarıyla tamamlayıp bir üst aşamaya atladığımızı düşünür, rahatlarız.
Sonra? Bir akşam yine aynı şarkı çalar eğlenmek için gittiğimiz barda. Şarkının sadece alt yapısının değiştiren başarısız cover, bizi yolun en başına döndürmeye yeter ve bunca zamanı boşa harcadığımızı hatırlatır; bu gece sarhoş olmam lazım, deriz kurtulmak istediğimiz o sevimsiz dostun gülüşüne katlanabilmek için.
Yorumlar
Yorum Gönder